Güncelleme Tarihi: 16 Nisan 2018

Gösterim: 1937

‘’Paranın Kültürel Evrimi ve Dijital Para’’ Konferansının Konuğu Prof. Dr. Mete Gündoğan Oldu

Üniversitemiz Kültür ve Sanat Topluluğu tarafından Prof. Dr. Mete Gündoğan’ın konuşmacı olarak katıldığı “Paranın Kültürel Evrimi ve Dijital Para” isimli konferans düzenlendi.

Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mete Gündoğan, paradigmayı keşfetmekten bahsederek sözlerine başladı. Gündoğan: ”Üç grup bilgiyi keşfetmemiz gerekiyor. Birinci grup bilgi ne görüyorsanız odur. İkinci grup bilgi keşfetmeyle başlar. Üçüncü grup bilgi ise bilgiyi ortaya koyanın kim olduğunu sorgulamaktır. Kültür ve medeniyet sorgulaması buradan başlar. Mevcut problemler mevcut paradigmayla çözülmüyor bu yüzden çözüm kümesini büyüterek alternatifi arttırmalıyız.” dedi.

Önce paranın tanımını yapmak gerektiğinden bahseden Gündoğan, paranın değişim aracı, değer ölçüsü ve değer biriktirme aracı olduğunu söyledi. Kağıt para çıkana kadar paranın değerinin kendinden menkul bir araç olduğunu söyleyen Gündoğan, kağıt paranın ise değerinin kendisinden olmadığını ve itibari bir para olduğunu belirtti. İkinci Dünya Savaşı sonrası doların altına endekslendiğini, altının rezerv para olarak kullanılmaya başlandığını söyleyen Gündoğan, paranın evrimi konusunda İkinci Dünya Savaşı sonrası ve öncesi dönemin ikiye ayrılması gerektiğini belirtti.

Borca Dayalı Para Sistemi (BDPS)’nden bahseden Gündoğan, merkez bankaları, bankalar ve ticaret yapanlar arasında dolaşan paranın temelinin borca dayalı olduğundan bahsetti. Gündoğan, borçların matematiksel olarak geri ödenmesinin mümkün olmadığını ve sistemin buna müsaade etmediğini söyledi. Merkez Bankası emisyonunun 100 Milyar TL olduğunu ancak toplam kredi hacminin 1.5 Trilyon TL olduğunu söyleyen Gündoğan, bu sistemin sürdürülebilir olamayacağını belirtti.

Gündoğan, Kısmi Rezerv Sistemi’nin bu duruma neden olduğunu, bankaların havadan para yarattığını ve bunun da yüksek borçlara neden olduğunu söyledi. Avrupa Merkez Bankası’nın hala parasal genişlemeye devam ettiğini söyleyen Gündoğan, faiz sisteminin insanları köleleştirdiğini ve faizin yüksek borçlara neden olduğunu belirtti. Mevcut sistemin borçtan kurtarılmasının çözüm olacağını söyleyen Gündoğan, havuz sisteminin borç için geçici bir çözüm olarak geçmişte kullanıldığından bahsetti.

Kripto paraların işleyişinin nasıl olduğundan bahsederek sözlerine devam eden Gündoğan, bu paraların değerinin olmadığını söyledi. Kripto paraların blok zincir teknolojisiyle beraber bilgi teknolojileri üzerine kurulu olduğunu söyleyen Gündoğan, bu paraların üretimi için enerji tüketiminin çok yüksek olacağını söyledi. Mevcut paranın da kripto paralar gibi itibari bir para olduğunu söyleyen Gündoğan, spekülatif hareketlerle kripto paraların değerinin kolay değişebileceğini belirtti. Devletin iki sacayağı vardır; para ve ordu diyen Gündoğan, teknolojinin de büyük bir öneme sahip olduğunu belirtti. Kripto paraların kullanılamaz olduğunu, Doğal iktisat döngüsünde paranın yerini göstererek anlatan Gündoğan, paranın merkezi olmadan sistemin işleyişinin süremeyeceğini belirtti.

Son olarak yönetimde iradenin öneminden bahseden Gündoğan, Türkiye’nin iradeli olmasıyla dünyanın cazibe merkezi olabileceğini ve mevcut paradigmaya teslim olmadan hareket edilmesi gerektiğini söyledi.

Öğrencilerin yoğun ilgi gösterdiği etkinlik, Üniversitemiz Genel Sekreteri Cihangir Boz’un, Prof. Dr. Mete Gündoğan’a plaket ve Bandırma vapuru maketi takdimiyle son buldu.